AÄŸu
05
2011
2

Ekonomi yönetiminden “sükunet” çaÄŸrısı

Piyasalarda yaÅŸanan büyük sarsıntının arıdndan ekonomi bürokrasisi ve yönetimi, “sakin olun” mesajı veriyor
Dünya borsalarında çöküş ve ardından İMKB’de 57 binli seviyelere iniÅŸ, piyasalardaki panik havasını daha da tetikledi. 1.75’leri zorlayan dolar Merkez Bankası’nın dövize satış müdahalesi yapacağı açıklamasının ardından 1.74 TL’nin altına indi.

Fakat Merkez Bankası’nın döviz satış ihalesinde satılacak miktarın 50 milyon dolar olacağını ilan etmesinin ardından dolar TL karşısında yeniden 1.75’in üzerine çıktı. Piyasa beklentisinin altında kalan döviz satış ihalesi miktarının ardından Merkez Bankası BaÅŸkanı Erdem Başçı’dan açıklamalar geldi.,

Başçı, “TL’nin zayıflaması için neden yok. Döviz satış ihalelerinde artış, döviz karşılıklarında daha fazla azalış gelebilir. Alınan önlemler global risk unsurlarını en aza indirmek için” ÅŸeklinde açıklamalarda bulundu.

NTV’ye konuÅŸan Maliye Bakanı Mehmet ÅŸimÅŸek ise, “Küresel piyasalarda bir sıkıntı var. Ama kriz, panik türden kelimeleri kullanacak kadar henüz güçlü deÄŸil. Bu bir gerçek. Global büyüme beklentileri zayıfladı. Bu da risk iÅŸtahını azaltıyor. Bu da özellikle hisse senedi piyasalarına olumsuz yansıyor. Fakat piyasalar istiyor. Åžirketler, hükümetler borç alabiliyor. Bu önemli. Dünya ekonomisi daralmıyor” dedi.

Maliye Bakanı Mehmet ÅžimÅŸek, küresel ekonomideki son geliÅŸmelerle ilgili olarak, ”İhtiyatlı olmak gerekiyor. İhtiyatlı olalım ama panik havasına gerek yok” dedi.

ÅžimÅŸek, Merkez Bankasının aldığı son kararların da ”döviz piyasasındaki oynaklığın sınırlandırılması ve global büyüme endiÅŸelerine karşı önceden bir tutum ortaya koyma” çerçevesinde deÄŸerlendirilmesi gerektiÄŸini söyledi.

NTV’de Türk ve dünya ekonomisine iliÅŸkin soruları yanıtlayan ÅžimÅŸek, küresel ekonomide sıkıntılar yaÅŸandığını, ancak bunun ”kriz, panik” türden kelimeleri kullanacak kadar henüz güçlü olmadığını söyledi. Global beklentilerin ciddi ÅŸekilde zayıfladığını kaydeden ÅžimÅŸek, bunun da piyasalara olumsuz etkide bulunduÄŸunu ifade etti. ”Dünya ekonomisi yavaÅŸlıyor ama daralmıyor, daralacağına dair kaygılar var” diyen Maliye Bakanı, şöyle devam etti:

”ABD’deki borç limitinin yükseltilmesi tartışmaları ciddi kaygıları beraberinde getirdi. Bu tartışmalar, tüketici ve yatırımcı güvenini olumsuz etkiledi. Bunun bir yansıması olacak. ABD’den gelen veriler oldukça olumsuz. Dünya ekonomisinin 3 motoru varsa, bunlardan önemli birisi de ABD’dir. Oradaki ekonomik büyümenin zayıf seyretmesi, baÅŸlı başına bir sıkıntı. AB’de yoÄŸun ÅŸekilde tartışılan kamu borç krizinde de kimi kurtarma paketlerine raÄŸmen, kaygılar ortadan kaldırılamadı. Kamu borcunun endiÅŸe kaynağı olmaktan çıkarılamaması da beklentileri olumsuz etkiliyor.

Kamu borç krizi önümüzdeki 10 yıla damgasını vuracak. Bunu kabul etmemiz lazım. Ama 2008 yılı vari krizin baÅŸlangıcı mı? Bence onun için erken. İhtiyatlı olmak gerekiyor, ihtiyatlı olalım ama paniÄŸe gerek yok. Küresel ekonomide sıkıntılar var, bunlar geliÅŸmiÅŸ ülkelerde de hissediliyor. Bunun yansımaları var.”

TÜRKİYE, NASIL ETKİLENECEK?
Bakan ÅžimÅŸek, dünyadaki küresel krizin Türkiye’ye yansımaları konusundaki görüşlerini açıklarken de küresel ekonomide ciddi sıkıntılar yaÅŸandığını, bunların büyümesi halinde ülkemize de bir takım yansımaları olabileceÄŸini belirtti.

Ancak Türkiye’nin makro ekonomik temelleri nispeten güçlü bir ülke olduÄŸunu dile getiren ÅžimÅŸek, özellikle bankacılık sektörünün saÄŸlam yapıda olduÄŸunu, kamu maliyesinin saÄŸlıklı bir noktada bulunduÄŸunu anlattı. Bunların çok önemli olduÄŸuna iÅŸaret eden ÅžimÅŸek, Türkiye’nin kamu finansman dengelerinin son derece saÄŸlam olduÄŸuna vurgu yaptı.

Türkiye’nin geleneksel olarak büyümesini önemli ölçüde dış finansmanla saÄŸlayan bir ülke olduÄŸunu söyleyen ÅžimÅŸek, ”Türkiye, enerjide dışa bağımlı bir ülke. Bunun sonucunda karşımıza cari açık sorunu çıkıyor. Bunun yarattığı bir kırılganlık var ama biz bunu yönetilebilir görüyoruz. Türkiye’de siyasi istikrar ve güçlü bir hükümet var. Var olan riskler iyi yönetiliyor. ‘Risk yok, kırılganlık yok’ demiyoruz. Ama bunlar iyi yönetiliyor” diye konuÅŸtu.

MERKEZ BANKASI KARARLARI
Maliye Bakanı ÅžimÅŸek, Merkez Bankasının son kararlarıyla ilgili bir soru üzerine de bu kararların gerek global ekonomideki, gerekse Türkiye’deki geliÅŸmelerle iliÅŸkili olarak alındığını bildirdi.

Türkiye’de geçmiÅŸte, hep ”Politika yapıcılarının niye proaktif olmadığının tartışıldığını kaydeden ÅžimÅŸek, ÅŸunları söyledi:

”Geçen sene gündemdeki en büyük konu aşırı ısınmaydı, büyümeydi. Bugün gelinen nokta farklı bir durumu ortaya koyuyor. Alınan kararlar piyasalara iyi açıklanmalı. Baktığınız zaman döviz piyasasındaki oynaklığı bir miktar sınırlamak, istikrar getirmek, global büyüme endiÅŸelerine karşı önceden bir tutum ortaya koymak, para politikasında, para piyasalarında oynaklığı sınırlamak… Tedbirleri bu çerçevede deÄŸerlendirmek lazım. Alınan tedbirler, gerek global ekonomideki, gerek Türkiye’deki geliÅŸmelerle iliÅŸkili. Son 1 aydır Türkiye’de kredi hacminde ciddi bir yavaÅŸlama, hatta kredi büyüme oranlarında eksiye dönüş söz konusu. Bu kararları o çerçevede de deÄŸerlendirmek lazım.”

SICAK PARAYA VERGİ VAR MI?
Maliye Bakanı, sıcak paraya vergi getirilip getirilmeyeceği yönündeki soruyu yanıtlarken de türev enstrümanlarda Banka ve Sigorta Muameleleri Vergisi uygulamasıyla ilgili mevzuatta bir belirsizlik bulunduğunu ifade etti.

Bu belirsizliÄŸi ortadan kaldırmaya yönelik bir çalışma yapıldığını kaydeden ÅžimÅŸek, ”O çalışmayla ilgili yazılıp çizilenler spekülatif. Biz, piyasayla ilgili düzenlemeye gideceÄŸimiz zaman o piyasadaki aktörlerle istiÅŸare ederiz. Vergi açısından konumlandırma için mutlaka bir diyalog gerekiyor. Åžu an yapılan bu. Ama bu aÅŸamada ‘böyle vergilendirilecek, şöyle vergilendirilecek’ hususunu doÄŸru bulmuyorum” dedi.

HARCAMA YAPALIM MI, YAPMAYALIM MI?
ÅžimÅŸek, dünya ekonomisinde yaÅŸanan geliÅŸmeler sonrasında baÅŸlatılan ”Harcama yapalım mı, yapmayalım mı?” tartışmalarına da ”Harcamaları kısma yaklaşımını doÄŸru bulmuyorum” sözleriyle katıldı.

Küresel ekonomideki sıkıntıların abartılmaması gerektiğini ifade eden Bakan Şimşek, bu konuda da şu değerlendirmeyi yaptı:

”PaniÄŸe gerek yok. Herkes kendi ayağını yorganına kadar uzatırsa bu tabii ki uzun vadede önemli. Hem ülke, hem de vatandaşın kendisi açısından önemli. İhtiyatlı olmak hiçbir ÅŸekilde harcamaları kısmayı gerektirmiyor. Türkiye’nin makro ekonomik temelleri saÄŸlam. Küresel anlamda bir sıkıntı yaÅŸansa bile bize yansımaları geçici olur, sınırlı olur. Gerek dünya ekonomisindeki tartışmalar, gerek Türkiye’ye yansımasında bir miktar ihtiyatlı olmak gerekiyor. Ama panik havası estirmeyi doÄŸru bulmuyorum. Harcamaları kısma yaklaşımını da doÄŸru bulmuyorum.”

Yapılandırma sonrası Maliye Bakanlığının alacak miktarının 39 milyar 667 milyon lira olarak belirlendiÄŸine iÅŸaret eden ÅžimÅŸek, bunun 9 milyar 654 milyon lirasının Temmuz ayı sonu itibariyle tahsil edildiÄŸini belirtti. ÅžimÅŸek, ”Yaklaşık yüzde 24’ü tahsil edildi. Bu çok önemli bir baÅŸarı. GeçmiÅŸte yapılan bütün yapılandırmaların sonunda tahsilat oranına bakıyorsunuz, ortalama tahsilat yüzde 23. Biz ise ikinci taksit sonunda yüzde 24’e ulaÅŸtık” dedi.

Maliye Bakanlığının yapılandırma olmasa da, icra yoluyla, cebri tahsilat yaptığını kaydeden Şimşek, bu yıl bu yolla 5,5 milyar liralık bir tahsilat öngörüldüğünü de ifade etti.

Kendilerinin bütçe uygulamalarında dünyadaki geliÅŸmeleri de dikkate alarak hep ihtiyatlı olduklarını anlatan Maliye Bakanı, ”Sürekli olarak (bu rakamlar iyi, güzel, ama bizim için önemli olan kamu borç stokunun milli gelire oranı, devlet açığının milli gelire oranı. Onu sürekli aÅŸağıda tutmak) dedik. Bunun için de kayıt dışılıkla mücadele, vergi reformu ve verginin tabana yayılması çalışmalarını güçlü bir ÅŸekilde devam ettireceÄŸiz” diye konuÅŸtu.

ORTA VADELİ PLAN VE 2012 BÜTÇESİ
Bakan Şimşek, 2012 yılı Bütçe sürecinin başladığını, Orta Vadeli Programa ilişkin de teknik çalışma başlattıklarını söyledi.

Orta Vadeli Planın da, Orta Vadeli Program üzerine inşa edileceğine işaret eden Şimşek, şöyle konuştu:

”Orta Vadeli Program, ülkemizin istihdamını artırmak için bir İstihdam Stratejisi, kayıt dışılıkla mücadele için de Kayıt Dışılıkla Mücadele Eylem Stratejisi gibi bir takım temel unsurları da içerecek.

Biz, kamu borç stokunun milli gelire oranını aÅŸağıda tutmak istiyoruz. Mali disiplini devam ettirmekte kararlıyız. Tabi Türkiye’nin yapısal sorunlarına çözüm için bir takım program unsurları olacak. İstanbul’un Finans Merkezi haline getirilmesinden, Ulusal İstihdam Stratejisi’nden, kayıt dışı ekonomiden, vergi reformundan tutun, Orta Vadeli Program çok kapsamlı bir referans dökümanı olacak.”

CARİ AÇIK
Maliye Bakanı, cari açıkla ilgili deÄŸerlendirme yaparken de, Türkiye’nin katma deÄŸer zincirinde bilgi yoÄŸun, teknoloji yoÄŸun ürünlere geçmesi gerektiÄŸini dile getirdi.

Bu politikaları yürüttüklerini, ancak bunların çok daha güçlü devam etmesine ihtiyaç olduğunu anlatan Şimşek, bu konudaki görüşlerini de şu şekilde ifade etti:

”Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak, verimliliÄŸi ve etkinliÄŸi artırmak da çok önemli bir husus. EÄŸitimde kalite, altyapının iyileÅŸtirilmesi, iÅŸ gücü piyasasının esnek hale getirilmesi, tasarruf oranlarının artırılması, bunların hepsi cari açığın azaltılmasında bir unsurdur.

İç talebin daha makul düzeylere çekilmesi, özellikle ithalatta ara mallar konusu. Türkiye’de üretilen her ÅŸeyin belli bir boyutu ithalata dayanıyor. Onun ağırlığını düşürmek. Onun için teÅŸvik sisteminden tutun birçok unsuru harekete geçirmemiz lazım. Cari açığı azaltmak için çok boyutlu bir program uygulamak gerekiyor.”

ÖZELLEŞTİRME ÇALIŞMALARI
Şimşek, özelleştirmeyle ilgili görüşlerini açıklarken de, özellikle elektrik dağıtım ihalesi gelişmelerinin kendilerini çok üzdüğünü söyledi.

Elektrik dağıtımının özelleÅŸtirilmesini ”önemli bir yapısal reform” olarak niteleyen Maliye Bakanı, özelleÅŸtirmede hiçbir zaman iÅŸin kolayına kaçmadıklarını kaydetti.

Şimşek, şöyle devam etti:

”Biz, yapısal reform niteliÄŸindeki alanlara önem vereceÄŸiz dedik. Elektrik Dağıtım Åžirketlerinin özelleÅŸtirilmesi önemli bir yapısal reformdu. İhalelere çıktık, çok baÅŸarılı bir süreçle ihaleleri tamamladık. Fakat maalesef hesap kitabını yapamayan firmalar, bizi ciddi ÅŸekilde sıkıntıya soktu. Åžu an bunun yansımaları sözkonusu. Ama biz bu yapısal reform sürecini güçlü ÅŸekilde devam ettireceÄŸiz. Biz, buna gelir ayağı olarak bakmadık. Biz, halka arzlarla ciddi özelleÅŸtirme geliri elde edebilirdik. Ama zoru seçtik.”

ÅžimÅŸek, Maliye Bakan Yardımcılığına yapılacak atamayla ilgili bir soru üzerine de, adayları BaÅŸbakana sunacaklarını kaydetti ve ”Bu Sayın BaÅŸbakanın takdirinde olan bir konu” dedi.

“İLAVE TEDBİR PAKETİNE GEREK YOK”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Ergün, düzenlediÄŸi basın toplantısında Merkez Bankası’nın vermiÅŸ olduÄŸu kararları da deÄŸerlendirdi. Bakan Ergün, Türkiye ekonomisi için ilave tedbir paketlerinin olması gerekmediÄŸini söylerken konuÅŸmalarına şöyle devam etti:

“Tüketimin bir miktar frenlenmesini tüketici kredilerinin bir miktar daha kontrollü bir ÅŸekilde kullanılmasına dönük tedbirler de alınmıştı. Bunları yatırımlar üzerinde olumsuz bir etki meydana getirsin, yatırımlar frenlensin, Türkiye’de fazla yatırım yapılıyor, artık fazla yatırım yapılmasın gibi bir düşünceyle hareket edilmedi. Bugün de ekonominin durgunluÄŸa sevkedilmesine dönük geliÅŸmeler karşısında Merkez Bankası’nın tabii olarak bazı tedbirler alması Türkiye ekonomisinde yatırımların devam etmesi, Türkiye ekonomisinin büyümeye devam etmesi alınan tedbirlerle saÄŸlanmış olacaktır. DeÄŸiÅŸik yorumlar olabilir ama o yorumların hangisinin doÄŸru olduÄŸuna dair bugün itibariyle o yorumları yapanların da bir ÅŸey söylemesi mümkün deÄŸil. Bu politikalar uygulandıkça politikaların Türkiye ekonomisi üzerindeki etkileri görüldükçe bu yorumların deÄŸeri konusunda bir ÅŸey söyleyebiliriz.”

Video için tıklayınız…

“MERKEZ BANKASI’NIN KARARLARININ OLUMLU ETİKLERİ OLACAK”
Bakan Ergün Merkez Bankası kararlarının olumlu etki edeceÄŸini belirtirken ÅŸunları da söyledi: “Dolayısıyla Merkez Bankası faiz indirimiyle ilgili kararı da döviz satışıyla ilgili kararında Türkiye ekonomisi üzerinde olumlu etkileri olacağını düşünüyorum. Avrupa’daki deÄŸiÅŸimleri yakından takip ediyoruz, dünyada bu geliÅŸmeler karşısında tedbir alan baÅŸka ülkelerin de olduÄŸunu görüyoruz. Bizim de bu geliÅŸmeler karşısında bazı adımları atmış olmamız ekonomimizin geleceÄŸi hakkında daha iyi olacağını düşünüyoruz.”

DURGUNLUĞA İZİN YOK
“Ekonominin durgunluÄŸa sevk edilmesine izin vermeyeceÄŸiz” diyen Bakan Ergün “Tedbir paketlerini gerektirecek bir noktada olmadığımızı düşünüyorum. Merkez Bankası’nın almış olduÄŸu karar gereken mesajları kendi içerisinde taşıyor” diyerek sözlerini noktaladı.

ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA HERŞEY NORMALE DÖNER
Ekonomi Bakanı Zafer ÇaÄŸlayan düzenlediÄŸi bir basın toplantısıyla Merkez Bankası’nın faiz ve döviz kararlarını deÄŸerlendirdi.

Kararları yerinde ve doÄŸru bulduÄŸunu söyleyen ÇaÄŸlayan şöyle konuÅŸtu “Kararlar doÄŸru ve yerinde, zamanlama da çok önemli.
Åžu an da Avrupa’da olan, geçmiÅŸte görülmeyen bir rehavet ve alınmış olan kararlarda geç kalınması mevcut ateÅŸi söndürmeye yetmiyor.
Ben çok fazla bir karamsar bir yapı içinde değilim.
2009’da tüm ülkeler böyle küresel bir krize hazır deÄŸillerdi, tüm ülkeler hazırlıksız yakalandı. 2009 küresel krizi herkese ders oldu.

Biz hükümet olarak mevcut duruma son derece hazırlıklıyız.
Ben diÄŸer ülkerlin de 2009’da olduÄŸu kada hazırlıkısız olmadığı kanısındayım. Mevcut durum 2009’dan daha kolay bir ÅŸekilde atlatılacaktır.

Merkez Bankası’nın bugün ve dün aldığı karar yerindedir. Önümüzdeki haftadan itibaren normal, gelmesi gereken denge de gelecektir

Toplumumuzda beklentiler borsa ve dövizle ölçülür oysa ölçüt reel ekonomidir. Dolardaki artış ilk defa görülmüyor, son 10 yılda iniş çıkışlar olmuştur.
Bu konuda bir panik söz konusu deÄŸil ama tabi ÅŸirketler ve vatandaÅŸ kendisini buna göre düzenlemelidir.”

ERDOĞAN, EKONOMİ KURMAYLARIYLA BİRARAYA GELECEK
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, kabinenin ve partinin ekonomi kurmaylarıyla biraraya gelecek.

Edinilen bilgiye göre, ErdoÄŸan baÅŸkanlığında yapılacak ‘Ekonomiyi DeÄŸerlendirme’ toplantısı Salı günü gerçekleÅŸtirilecek.

Yetkililer, toplantının spesifik bir toplantı olmadığını vurgulayarak, ekonominin genel bir değerlendirmesinin yapılacağını kaydettiler.

Alıntı :Haberturk.com

Yaziyi gonderen in: Güncel Haberler | Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , ,
AÄŸu
05
2011
0

CHP’li Kadınlardan Balbay ve Haberal’a Mektup

CHP Antalya İl Kadın Kolları üyeleri, CHP’nin tutuklu milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’a mektup gönderdi.

CHP Antalya İl Kadın Kolları üyeleri, CHP’nin tutuklu milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’a mektup gönderdi. Balbay ve Haberal’a destek mesajı içeren mektuplarda, Haberal’ın doÄŸum günü de kutlandı.

CHP Antalya İl Kadın Kolları’na üye yaklaşık 30 kiÅŸilik grup, Güllük PTT Åžubesi’nden CHP’nin tutuklu İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ile Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal’a mektup göndererek destek verdi. Mektuplarını PTT giriÅŸinde yazan CHP’li kadınlar, burada basın açıklaması yaptı. Grup adına açıklamayı yapan İl Kadın Kolları BaÅŸkanı Aygül Kılıç, Haberal ve Balbay meclise gelip yeminlerini edemedikçe, seçilen vekiller çalışmaya baÅŸlayamadıkça, milli iradenin gerçekleÅŸtiÄŸine inanmayacaklarını söyledi.

ÖFKEMİZİ YANSITMAK İSTEDİK

Aygül Kılıç, “Bu ülkenin yetiÅŸtirdiÄŸi deÄŸerli insanlar zindanlarda, hücrelerde çürümeye terk edildikçe, biz kadınların canları acımaya, yürekleri yanmaya devam edecek” dedi. Aygül Kılıç, gönderdikleri mektuplarla millet idaresinin hiçe sayılmasından dolayı içerisine düştükleri hayal kırıklığını, güvensizliÄŸi, bu ülkenin yetiÅŸtirdiÄŸi deÄŸerlerin zindanlarda, hücrelerden çürümeye terk edilmelerinden duydukları öfkeyi yansıtmak istediklerini dile getirdi. Aygül Kılıç şöyle devam etti:

“Milletvekili seçilmelerinden duyduÄŸumuz sevinci ve gururu, kendilerinden çok ÅŸey beklediÄŸimiz ve Cumhuriyetimizin deÄŸerleri, Atatürk ilke ve devrimleri ışığında aydınlık bir gelecek kurma görevlerinde hep yanlarında olacağımızı belirtmek istiyoruz. Sayın Balbay ve Sayın Haberal cumhuriyetçidir, Atatürkçüdür, özgürlükçüdür ve ulusalcıdır. Biz Cumhuriyet Halk Partisi Antalya İl Kadın Kolları olarak kamuoyuna soruyoruz, bunlar suç mudur? Åžunu bilmenizi isteriz ki sizin davanız bizim davamızdır. Bu davayı çok yakından izlemeye devam edeceÄŸiz. ”

Basın açıklamasının ardından grup toplu halde PTT Åžubesi’nden mektupları gönderdi. – Antalya
Doğan Haber Ajansı [2913592] Haber Yayın Tarihi : 05.08.2011 17:28
Alıntı: Sondakika.com

Yaziyi gonderen in: Güncel Haberler | Etiketler: , , , , , , , , , , , , , , , ,

Copyright 2011 Tüm haklarý saklidir. Bu Site Google , Yahoo vb. Arama Motorlarinda Okey | Okey Oyna | Bedava Okey
| Canli Okey | Okeysalonlari Aramalarinda Öncülük Etmektedir